Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

28 Aralık 2015 Pazartesi

Gazprom'un Tarihi ve Rusya'da Dış Politika Sopası Olarak Kulanılması

Gazprom'un Tarihi
  Bildiğiniz veya duyduğunuz üzere Rusya'nın, kendi dış politikasına yön verirken elinde çok güçlü ve bağlayıcı bir kartı var. İşte bu kartın adı Gazprom. İkinci Dünya Savaşı esnasında Sovyetler Birliği gaz endüstrisi kurmaya başladı. Gazprom'un temelleri ikinci dünya savaşı zamanına denk gelmiştir ve merkezi Moskova'dadır. Gaz ve petrol üretim şirketi olan Gazprom, 450.000'e yakın çalışanı ile dünyanın en büyük gaz ve petrol üretim şirketlerinden bir tanesidir. 1970 ve 1980'ler Gazprom'un dünya devi olma yolunda ilerleyişinin en temel yıllarıydı. Bu yıllarda Urallarda, Volga'da ve Sibirya'da çok ciddi rezervler bulundu. Araştırmalar yavaş yavaş meyvesini verirken 1991'de Sovyetler yıkıldı. Sovyetler'den ayrılan diğer uluslar kendi şirketlerini kurdu. Fakat Gazprom büyük çaba sarf ederek kendine ait olan bütün şirketleri elinde tuttu. Bu esnada Rusya ve dünyanın en büyük gaz üreten şirketi haline geldi. 1993 yılında Gazprom, hükümetin isteği ile halka açık anonim şirketi haline geldi. Rusya, Gazprom'u dış politikayı yönlendirmek için 2000'e kadar çok aktif kullanmadı. 2000 yılı ile birlikte Vladimir Putin, çok köklü reformlar yaptı. Bu reformlardan biri de şu anda Rusya Başbakanı olan Dmitri Medvedev'i o zaman Gazporm'un başına atamaktı. Genel çalışma disiplinini daha cok sıkılaştıran Vladimir Putin, Gazprom'u adeta yeniden yapılandırıyordu. Günümüzde de bu çalışma disiplini ile gelen Gazprom'un başında yıllardır değişmeyen isim; Aleksei Miller bulunmaktadr. CEO posizyonunda olan Miller 2000 yılında Gazprom'un başına Dmitri Medvedev'le birlikte atanmıştır. Şu anda yönetim kurulu başkanlıgını ise Viktor Zubkov yönetmektedir. 

Gazprom'un Rus Dış Politikasında Sopa Olarak Kullanılışı
  Vladimir Putin, Rusya'da 2005 yılının sonuna kadar alternatif şirketleri teker teker oyun dışı bıraktı. Saf dışı bırakılan bir şirket vardı ki, Rusya'nın en güçlü şirketlerindendi. 
Şirketin adı Yukos; 
Rusya'nın en büyük petrol şirketi üzerine ''el konuldu''. Şirketin sahibi dünyanın en zengin adamlarındandı. İsmi Mikhail Khodorkovsky olan bu kişi, vergi kaçırmak ve sahtecilik suçundan hapse atıldı. Daha sonra Gazprom şirketinin üretim birimini satın aldı.
Diğer bir şirketin adı Sibneft:
Şirketin sahibi, aynı zamanda İngiliz futbol kulübü Chealse'nin sahibi olan Abramovich'di. Gazprom bu şirketi 13 milyar dolara aldı. Sibneft, ülkenin en büyük 5. petrol şirketiydi. En son dış politikada daha da aktifleşmek için Rusya Devleti Gazprom'daki %31'lik hissesini sadece 6 milyar dolar vererek %51'e çıkardı. Aracı olarak artık Gazprom kullanılabilir. 
(Bu arada bu yazıyı yazarken Kremlin,  Çeçenistan'da bulunan Rosneft Petrol Rafinesi'nin, uçak düştükten sonra Türkiye'yi tehdit eden Ramzan Kadırov hükümetine verilmesi için talimat vermiş, 35$'a satış yapan rafine, günümüz şartlarında zararına satış yapıyor).
Gazprom, 2006'da dünya sahnesine o zamanın Başkan Vekili Dmitri Medvedev'in sert sözleri ile çıktı. Peki sözler neydi? ''Gazprom'u dünyanın en büyük doğal gaz şirketinden,
dünyanın en büyük enerji şirketine dünüştüreceğiz'' Bu sözler Gazprom'un, Rusya'nın dış politikasında en güçlü kart olacağının belirtileriydi. Zaten sonrasında istediği gibi tehditler savuran bir Gazporm vardı. 

İlk Korkutan Yaptırım Ukrayna'ya
       Turuncu Devrim'den sonra Batıya daha çok sıcak bakan bir Ukrayna hükümeti başa geldi. Bu durum Rusya'yı ziyadesi ile rahatsız etti. Gazprom, fiyatlarını arttırmayı kabul etmeyen Ukrayna'nın gazını kesti. Dünya afallamış, Avrupa resmen ürkmüştü. Ürkmesinin sebebi ise o zaman için Avrupa'nın doğal gazının yarısını Rusya'dan alıyor olmasıydı. Hoş günümüzde yine bağımlılıkları söz konusu. Ukrayna'nın gazını keserek gözdağı veren Rusya, yeni sopası olan Gazprom'un beklenenden daha fazla işe yaradığını gördü. Rusya, Gazprom üzerinden Gürcistan ve Belarus gibi ülkelerin içinde bulunan enerji şirketlerine göz dikti. Hatta Gürcistan'a ve Belarus'a indirim karşılığı bazı enerji tesislerini teklif etsinler, böylelikle gaz indirimini güvence altına alabilirler demesi bu göz dikmenin başlıca göstergelerindendi. Özellikle Belarus'taki boru hatlarının işletilmesinden sorumlu Beltransgaz'ın %10'unu satın almak istiyorlardı. Hem de değerinin 4'te bir fiyatını vererek. Diğer sopa ne yazık ki batı ile iyi temasta bulunan Gürcistan'a indi. Gazprom'un 2007 için ikiye katlayarak sundugu fiyat teklifini reddetmek istedi. Hatırlarsanız Gürcistan Devlet Başkanı Mihail Saakasvili'nin Türkiye'ye 3 günlük ziyareti vardı. Türkiye'nin Hazar'dan alacağı dogal gazı Gürcistan kendisi için istemişti. Türkiye, bu teklife sıcak bakmadıgı için anlaşma sağlanamamış, bu yüzden Gürcistan devlet başkanıeli boş dönmüştü.
Avrupa, alternatif güvenilir enerji temin edeceği yerler aramaya başladı. Çünkü doğal gazda Rusya'ya bağlılık, Avrupa için manevra alanını kısıtlayan bir durum. Güney Gaz Koridoru bu bağımlılığı azaltmayı amaçlayan bir proje. Güney Gaz Koridoru hem Avrupa için hem de Türkiye için enerji güvenliğinin adresi olarak masada duruyor. Avrupa enerji bağlamında hem güvenilir boru hatları hem de krizler esnasında dış politika açısından manevralarını kısıtlamayacak yolları arıyor. (Nabucco, TANAP gibi girişimler, Rusya'nın gazını yerinden etme veya dış politikada sopa olarak kullanılmasını engelleme çalışmalarıdır.) Özellikle Ortadoğu'nun istikrarsız ve güvensiz olması, Rusya'nın Ukrayna'ya gaz kesme tokatı "Enerji Arz Güvenliği" terimlerini literatüre soktu. Bu literatüre uygun projeler TANAP, Güney Gaz Koridoru, Nabucco'dur.

Günümüzde Gazprom 
2016'ya günler kala Gazprom'un yeri, 2006 ve sonrası ile aynı kalmadı. Karlı satışlardan elindeki pazarı koruma noktasına düşen bir grafikten bahsediyorum. Bunun birkaç sebebi var: En önemlisi kendisinin güvenilir olmadığını agresif hareketlerle gösterdi. Bu agresif hareketler, alternatif arayışlarını hızlandırdı. Bu nedenle Avrupa ve Türkiye başka projelere zaman, para ve çaba harcadı. Bu girişimlerin sahipleri Amerika, Avrupa ve Türkiye gibi ülkeler meyvelerini 2020 - 2025'e kadar alacaklar. Bunu analiz eden Gazporm, diğer pazarlarında ben de bu sektörde varım demesi ile müşterilerine daha 'nazik' davranmak zorunda kaldı. Kar getirmeyecek projelere bile ılımlı bakıp çözüm üretmek isteyen bir Gazprom var. Aynı performansı 2006 ve sonrası için gösterseydi sanırım gün yüzüne çıkacak olan gaz projelerini biraz daha geciktirebilirdi. Alternatiflerin çoğalması Gazprom'u daha sakin olmaya itiyor. Gazprom'un yeni enerji piyasasında önemli bir rolü mutlaka olacaktır. Fakat eskisi gibi tehtidler savuramaz. Tehditleri savuramamasının bir diğer etkeni de Kaya Gazı faktörüdür.Bilindigi üzere Kaya Gazı yeni çıkan bir enerji türü değil. Sadece günümüz teknolijisi ile Kaya Gazını çıkartma maliyetleri biraz daha düşmüştür. Bu yüzden yatırımlar bu noktada da yoğunlaşıyor. Türkiye'nin cari açığının büyük bir kısmı petrol ve doğal gaz. Kaya Gazı Türkiyenin 13 - 15 yıllık enerjisini karşılayacak rezerve sahip oldugu araştırmalar sonucu belirlenmiştir. Hali hazirda Trakya ve Güneydoğu'da Kaya Gazı çıkarmak için çalışmalar sürüyor. Bu çalışmalar enerji piyasasında para politikalarına değişiklik yapacak, dolayisıyla doğal gazın fiyatlarını daha da aşaği çekeceğine inanıyorum. Özellikle Amerika Kaya Gazını çıkarmak için çok ciddi yatırımlar yapıyor. Böyle giderse önümüzdeki 10-20 yıl içinde Amerika bunu ihraç edecek konuma gelecek. Turkiye ise kendine yetecek kadar kaya gazı bulunmakta. 15 yıl boyunca kendine yetecek kadar olan kaya gazı, bu yıllar esasında doğal gazda bağımlılığı azaltmak için büyük bir şans. Yeni kurulacak hatları ve bunların maliyetlerini karşılayacak kaynak her yıl doğal gaza ayrılan milyar dolarlardan verilecek. 
Tüm bu girişimler, Avrupa ve Türkiye'yi başka alternatif bulmaya ve projelere yönlendirirken, Rusya'yı ise yeni pazar arayışına itiyor. Olayların bu noktaya gelmesi gelecekte, enerji üzerinden yaptırımların daha az olacağını gösteriyor. Alternatifler çoğalacak. Bu, eldeki ürünün değerinden fazlasına satılmasını engelleyecek. Gazın bir politika enstrümanı olarak kulanılamasına mevcut durum izin vermeyecek gibi gözüküyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder